Bebek prematüre doğduğu için aşı yapılmalı mıdır yoksa beklemek gerekir mi?
Asla aşılarını geciktirmemek gerekiyor. Sadece hepatit B aşısını bebeğin kilosu 2 kiloya ulaşana kadar erteleyebiliyoruz. Diğer bütün aşılar takvim yaşına göre yapılıyor.
Evet,prematüre bebeklerde ani bebek ölümleri görülebilir. Biz önlem olarak yoğun bakımdan çıkarttığımız prematüre bebekleri evlerine ev tipi solunum monitörleriyle birlikte gönderiyoruz. Bu monitörü kullanırken annelerin panik yapmasına gerek yok;çünkü çok kolay bir kullanımı var. Monitör öttüğü zaman bebeğin solunumu durmuş demektir. Annenin gidip,bebeği okşaması bebeğin tekrar nefes almasını sağlar.
Ani bebek ölümlerindeki önemli faktörlerden bir tanesi bebeğin prematüre doğması ve yüzüstü yatmasıdır. Bu bebeklerin evde sırt üstü yatması gerekir. Hafif başı yana dönecek şekilde yatmalılar. Yan yatmayı sağlayacak yastıklar vardır fakat bunları çok fazla önermiyoruz;çünkü yastık desteği aldığında ilerleyen aylarda bebek koluyla yastığı iterek yüzüstü pozisyona geçebilir ve solunumu engellenir.
Oda sıcaklığı bebeğin sağlığı açısından önemli midir? Kaç derece olması gerekiyor?
Bir diğer faktör de aşırı sıcak çevre ve aşırı kalın örtülerdir. Anneler çocuğu üşütmekten korkar ve odayı iyice ısıtırlar. Kapılar kapatılır,camlar açılmaz. Çok sıcak ve havasız bir ortam yaratılır. Bebek bir de kat kat giydirilir. Bu da ani bebek ölümü riskini artırır. Bütün bebekler için geçerli olan şey ferahlıktır. Oda sıcaklığının serin yani 20-22 derece olması yeterlidir. RSV gibi virüsler böyle sıcak ve nemli ortamları severler. Çocuğu soğukta bıraktığınız zaman üşütmez,aşırı sıcakta bıraktığınızda üşütür.
Prematüre bebekler de spastik çocuklar olabiliyorlar. Eskiden yoğun bakım imkânlarının gelişmediği dönemlerde çok şiddetli beyin kanamaları olur ve bebeklerde ağır hasarlar meydana gelirdi. Bu çocuklar maalesef,spastik tetra parazi dediğimiz,kolların bacakların tutmadığı,yatalak,nöbet geçiren çocuklar halinde taburcu edilirlerdi. Ama günümüzde yoğun bakım ünitelerindeki olanaklarla birlikte bu risk azaldı. Fakat yine de hiçbir sorun olmasa bile bu bebeklerin 6. aydan itibaren ayakları at ayağı gibi öne doğru dönmeye başlıyor ve ayaklarının ucuna basarak yürüyor. Buna spastik diparezi diyoruz.
Bu hastalığın bir özelliği var,bebek 6 ay civarındayken oluşmaya başladıysa nörologların ve fizyoterapistlerin tedavisiyle tamamen normale döndürülebiliyor.
Kronik akciğer hastalığı da bu bebeklerde görülebiliyor. Özellikle uzun süre solunum cihazına bağlı kalmış bu bebeklerin akciğer yapısı değişebiliyor. Bazı enfeksiyonlara karşı dirençleri azalıyor. RSV virüsü bunların başında geliyor. Prematüre bebek eve gittikten sonra hayatının ilk bir yılı içerisinde çok dikkatli bir biçimde korunmalıdır. RSV denilen virüs hafif bir burun akıntısı yapar,o gün burnumuzu çekeriz,sileriz,başka bir şey yapmaz. Defalarca RSV enfeksiyonu oluruz fakat bizde bağışıklık yapmaz. RSV virüsü elde yaşar,eliniz burnunuza değdiğinde bu virüs elinizdedir ve elinizi yıkamadan prematüre bebeği ellerseniz o RSV virüsü bebeğin akciğerlerine gider. Bebek hastaneye yatmak hatta yoğun bakımda solunum cihazına bağlanmak zorunda kalabilir. Bunu engellemek için el temizliği çok önemlidir. Solunum yoluyla da bulaşır. Özellikle prematüre bebeğin okula giden bir kardeşi varsa ve nezle veya gribi varsa ellerini çok iyi temizlemelidir. Prematüre bebekler için bu virüse karşı bir ilaç var. Bebeklerin direncini çok artırıyor.
Sigara içmek bebeklerde ani ölüm riskini artırır. Hamilelikte sigara içilmiş olması,doğduktan sonra evde sigara içen biriyle temas etmesi büyük risk faktörüdür. Biz evde sigara içmiyoruz gibi bahaneler geçersizdir. Sigara içenlerin nefesinden çıkan partiküller bile prematüre bebeğe zarar verebilir.
“Sigara içmek bebeklerde ani ölüm riskini artırır. Hamilelikte sigara içilmiş olması,bebeğin doğduktan sonra evde sigara içen biriyle temas etmesi büyük risk faktörüdür. Biz evde sigara içmiyoruz gibi bahaneler geçersizdir. Sigara içenlerin nefesinden çıkan partiküller bile prematüre bebeğe zarar verebilir.”
Çocuk Hastalıkları ve Yenidoğan Uzmanı Dr. Murat Palabıyık
Sağlık Editörü