En Az %35 Kanserden Korunun

Beslenmenin kanser hastalığındaki payı çevre koşulları da içine alındığında %70–75, yalnız değerlendirildiğinde ise %35 civarındadır.

Vücudumuzun en küçük yapı taşları olan hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan kanserin oluşum nedenlerine baktığımızda sigara-alkol kullanımı,radyasyona maruz kalma,bazı kimyasal maddeler,pestisitler,beslenme ve özellikle çevre koşulları ilk sıralarda yer almaktadır. Beslenmenin bu hastalıktaki payı çevre koşulları da içine alındığında %70–75,yalnız değerlendirildiğinde ise %35 civarındadır. Kansere neden olma yüzdesi bu kadar yüksek olan beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirerek önümüzdeki dönemde muhtemelen artacak olan vakaların önlenmesi veya en az zararla atlatılması sağlanabilir.

Meyve ve Sebzeleri Bol Su ile Yıkayın

Gıdalar soframıza gelene kadar birçok aşamadan geçmektedir. Çiftçinin tarlasında kullandığı su,gübre gibi temel maddelerin içeriği,haşerelerle mücadelede kullanılan tarım ilaçlarının gıdalar üzerinde bıraktığı artıklar,nakliye sırasında depolanma koşullarının kötü olması,kirli hava ile fazla temasla kontaminasyon riskinin artması kanserleşme sürecinde etkilidir. Gıdaları bu artık maddelerden arındırmak için,özellikle meyveleri ovalayarak yıkamalı,gerekiyorsa sebzeleri sirkeli suda bekletmeli veya özel solüsyonlardan faydalanmalıyız.

Fırınlayarak Pişirin

Yiyecekleri pişirme sırasında kullandığımız yöntemlerle de,yararlı bir gıdayı zararlı bir bileşik haline getirebiliyoruz. Kızartma gibi bir yöntemle yiyeceklerin yağ içeriğini çok artırmış oluyoruz. Örneğin,fırında köfte,patates yemeği gayet sağlıklı ve iyi protein kaynağı bir yemek iken,aynı miktar malzemeyi kullanarak,sadece pişirme yöntemini değiştirip kızartma köfte,patates yaparsak,yemeğin hem kalorisini artırmış hem de kızartma sırasında oluşan polisiklik aromatik hidrokarbon gibi kanserleşmeye neden olan bileşikleri vücudumuza almış oluyoruz. Yağın bir gramı dokuz kaloridir ve yoğun enerji içerir. Fazla alındığında,vücudumuzda direkt olarak depolanırlar. Bu da bedenimizde yağ dokusuyla birlikte zararlı bileşiklerin de depolanmasına neden olur. Çalışmalar,hormonlara bağlı oluşan meme,over gibi kanser tiplerine kilolu bireylerde daha çok rastlandığını göstermektedir. Ayrıca,diyetimizdeki yağ miktarı kadar yağ türü de önemlidir. Oleik asit içeriği yüksek olan zeytinyağını fazla tüketen Yunanistan,İspanya gibi ülkelerde meme kanseri insidansı düşüktür.


Balık Yemeyi İhmal Etmeyin

Omega 3 dediğimiz,diyet kaynakları daha çok somon,uskumru,sardalya gibi yağlı balıklar ve semizotu gibi sebzeler olan yağ asitlerinin,diğer çoklu doymamış yağ asidinden olan omega 6 yani bitkisel sıvı yağlara göre kanser dokusunu uyarıcı etkileri daha azdır. Bu da balığı neden sık yememiz gerektiğinin en güzel cevaplarından birisidir.


Sebze Ve Meyve Tüketin

Sebze,meyve grubu gıdalar hem yüksek posa içeriklerinden dolayı vücuttan toksik maddelerin atılmasında ve kilo kontrolünde hem de içerdikleri çeşitli vitamin,minerallerle kanserleşme sürecinin durdurulmasında önemli görevler üstlenir. Meyve ve sebzeler özellikle mevsiminde tüketilmelidir. Tek çeşit meyve-sebze değil,farklı çeşitlerden belli miktarlarda tüketilmelidir. Bu şekilde,antosiyanin,kuarsetin,glutatyon peroksidaz gibi vücudun direncini artıran ve tümörlerin gelişimini baskılayıcı faydalı bileşikler alınmış olur.

Dyt. Gülcan Ok düker

Total
0
Shares
Related Posts
Total
0
Share