Diyet Posasının Hayatımızdaki Yeri

Hak ettiği değeri vermediğimiz ama bir çok hastalığı kendimizden uzaklaştırmada doğanın bir mucizesi olan posa hakkında bilmedikleriniz.

Posa,bitkilerin,sindirim sistemimizde sindirilemeyen,hücre duvarı dediğimiz kısımlarıdır. Midede şişerek tokluk sağlamada önemli etkileri vardır. Bağırsaklarda ise çözünebilen ve çözünemeyen posa olarak ikiye ayrılırlar.

Doğanın Süpürgesi
Çözünemeyen posalar,bahsettiğimiz posaların büyük bir kısmını oluşturur. Bu posa türlerinin bağırsaklardaki suyu yapısında tutup,artık maddelerin bağırsaklardaki hareketini arttırır. Bu yüzden de doğanın süpürgesi denmektedir. Bu posa türleri bağırsaklarda fermente olmayıp çözülmediğinden dışkıya hacim ve yumuşaklık kazandırarak bağırsakların düzenli çalışmasını sağlayıp konstipasyonu yani kabızlığı önlerler. Zararlı maddelere yapışarak,onların bağırsaklara zarar vermeden daha hızlı geçişini sağladığı için bağırsak sağlığımızı ve kolon kanserlerini önlemede önemli etkileri vardır. Bu posa türünün kaynaklarına bakarsak tam buğday unundan yapılmış ürünler,meyve kabukları,buğday ve yulaf kepeği,kök sebzeler (karnabahar,yeşil fasulye,patates gibi.) iyi kaynaklardır. O zaman bu posa kaynağını vücudumuza alabilmemiz için soframızdan tam buğday ekmeğini,sebze yemeklerini eksik etmeyeceğiz ve meyveleri mümkün olduğunca soymadan,kabukları ile yemeye çalışacağız.

Posalar Bakterilerin Kanserede Neden Olucu Etkisini Azaltır

Çözünür posaya baktığımızda,bunlar bağırsaklarda hızlıca fermente olurlar ve böylece bağırsaktaki florayı değiştirerek,bakterilerin kansere neden olucu etkisini azaltırlar ve bağırsak hücreleri için enerji kaynağıdırlar. Çözünür posalar,bağırsaktaki safra asitlerinin emilimini engelleyerek,kan kolesterolünün düşmesine yardımcı oldukları gibi,şeker dediğimiz glikozun da emilimini azaltarak kan şekerinde ani yükselmeleri önleyip,daha düzgün bir post- prandiyal (yemek sonrası) kan şekeri takibini sağlarlar. Ayrıca bağırsaklarda jel oluşturarak viskoz bir yapı sağlarlar,bu da şu demektir ki,posanın hepsi kabızlık önlemede değil,ishali kesmede de kullanılabilmektedir. Özellikle kuru baklagiller,bezelye,yulaf,arpa,portakal,havuç,elma çözünür posanın iyi kaynaklarıdır.

Obezite ile Savaşıyor muyuz?

Biliyoruz ki artık günümüzde,obezite ile bir savaş halindeyiz. Obezite bize kalp- damar hastalıklarını,diyabeti,kemik,eklem hastalıkları başta olmak üzere bir dizi hastalığı getirmekte. Bunun da gerisine bakıp obezite nedenini irdelediğimizde,yavaş yavaş tam buğday ekmeği yerine hamburger ekmekleri,pizzalar,meyve yerine hazır meyve suları,tatlılar,şekerlemeler,atıştırmalık ceviz fındık hatta,çitlediğimiz çekirdeğin bile yerini cipslere,jelibonlara bıraktığı,evdeki güzel pişirilmiş yemekler yerine hızla akan dünyamızda dışarıda ayak üstü yenilen yemeklerin tercih edildiği günümüzde aslında sağlıklı posa alımından bahsetmek pek de mümkün değildir. Özellikle batı toplumlarında medeniyet hastalığı olarak bilinen kabızlık,spastik kolon,hemoroidler,safra taşları,diyabet,kalp- damar hastalıkları ile diyet posası arasında ters bir ilişki vardır. Yüksek posalı diyetlerle beslenen Afrika toplumlarında bu grup hastalıklar yok denecek kadar az görülmektedir.

Alışkanlıklarımızı Sağlıklı Yönde Nasıl Değiştirmeliyiz?

  • Her sabah kahvaltıda bulundurduğunuz salata malzemeleri,aralarda yediğiniz ceviz,fındık,haftada veya 10 günde bir tükettiğiniz kurubaklagil yemekleri,meyveleri kabuklarıyla beraber ana ve ara öğünlerimize yerleştirmelerimiz,
  • Her öğünde salata bulundurmamız,
  • Aşırı yağlı,kızartma yöntemiyle yapılan yemekler yerine hafif sebze yemekleri veya yağ ilave edilmeden pişirilen et yemeklerini hayatımıza geçirmekle hem posamızı yeterli ölçüde almış hem de,sadece sağlıklı beslenmeye değil,sağlıklı yaşamaya da başlamış oluruz.

Dyt. Gülcan Ok düker

Total
0
Shares
Related Posts

Meme Küçültme Ameliyatı

Plastik ve Estetik Cerrahinin bayanlara tanıdığı belki de en büyük imkan meme küçültme ameliyatlarıdır.

Kulak çınlamasında ne zaman doktora başvurulmalı?

Kulak çınlaması, yaş ve cinsiyet gözetmeksizin toplumun yüzde 10-15’inde görülüyor. Sürekliliği halinde uykusuzluk, sinirlilik, huzursuzluk ve bazı klinik depresyonlara neden olabilen kulak çınlamalarının vakit kaybetmeden tedavi edilmesi gerekiyor.
Total
0
Share