Ülser ve Beslenme Tedavisi

Ülser, sindirim kanalındaki herhangi bir organın deformasyonu veya yaralanması şeklinde değerlendirilebilir.

Ülser,sindirim kanalındaki herhangi bir organın deformasyonu veya yaralanması şeklinde değerlendirilebilir. Yüksek asidite,bazı ilaçların sürekli kullanımı,ülsere neden olan bir bakteri olan helicobacter pylorinin varlığı,düşük vücut direnci,stres faktörleri,yetersiz mukus salgısı nedeniyle ortaya çıkabilmektedir. Beslenme tedavisi aşamasında dikkat edilecek hususlar aşağıdaki gibi sıralanabilir;

  • Beslenme programı kesinlikle yeterli ve dengeli olmalı,yemek saatlerinde iki öğün arasındaki zaman farkı 2- 3 saati geçmemeli sık ama az yemek yeme bilinci kazanılmalıdır.
  • Yüksek miktarda şeker tüketenlerde ülser sıklığının artış gösterdiği görülmüştür. Rafine karbonhidratların (basit şeker,beyaz un,gibi) olumsuz etkileri göz önünde bulundurulmalı,tüketimi sınırlandırılmalıdır.
  • Protein alımı doku onarımı ve yapımı için önemli olduğundan beslenme programlarında protein kaynaklarına (süt,et,yumurta) yeterli miktarda yer verilmelidir .
  • Yemekler çok sıcak veya çok soğuk yenilmemelidir.
  • Yemekler yavaş yenilmeli ve çok iyi çiğnenmelidir.
  • Asitli içecekler dikkatli tüketilmelidir.
  • Kahve ve çay tüketimi normal sınırlarda tutulmalı. Kahve günde 1- 2 fincan,çay ise 3- 4 fincandan fazla tüketilmemelidir.
  • Acılı ve çok baharatlı besinlerin tüketimlinden uzak durulmalıdır.
  • Tuzlanmış,salamura besinler gastrik mukozayı olumsuz etkileyebileceğinden bu tür gıdalardan uzak durulmalı,yemeklere ekstra tuz ilave etmekten kaçınılmalıdır.
  • Yağda kızartılmış etler,sucuk,pastırma,salam,sosis gibi şarküteri ürünleri kesinlikle tavsiye edilmez.

Dyt. Dyt. melis Torluoğlu

Total
0
Shares
Related Posts

Çocukları Alerjiden Nasıl Koruruz?

Çocuklarda alerjiyi erteleme ya da daha kolay tedavi etme imkanı bulunur, alerjinin tamamen yok edilememesi genetik faktörlere ve çevresel etkenlere bağlıdır.

Imsı Döllenme Şansını Yüzde 25 Artırıyor!

IMSI tekniği ile seçilmiş sperm enjeksiyonu, standart tüp bebek ve mikroenjeksiyon uygulamaları ile karşılaştırıldığında, canlı sperm hücresine hiç zarar vermeden spermin ileri düzeyde morfolojik analizinin yapılmasına imkan sağlıyor.
Total
0
Share