Keneden Korunma Yolları

Kırım Kongo Kanamalı Ateş (KKKA)

Kene sayısındaki azalma,vatandaşların keneler ve KKKA hastalığı konusunda bilinçlenmesi sayesinde hastalığa bağlı ölümlerin sayısı son yıllarda azalmıştır. Keneden ve hastalıktan korunmak için;

  • Uygun kıyafetler seçilmelidir. Açık renkli,uzun kollu giysiler ve uzun pantolonların tercih edilmesi ve pantolon paçalarının çorapların içine sokulması gibi önlemler kenelerin daha kolay fark edilmesini sağlayabilir.
  • Özellikle kenelerin yoğun olduğu bilinen bölgelere girmek zorunda olan vatandaşlarımız için uzmanlar tarafından önerilecek bazı kimyasal maddelerle muamele edilen kıyafetlerin giyilmesi,kenelerin bu kıyafetleri giyen kişilere temas etmesi durumunda telef olmasını sağlayacaktır.
  • Kırsal alana gidilip gelindiğinde kendi vücudumuzu ve çocuklarımızın vücudunu tepeden tırnağa kontrol etmek,kenenin erken fark edilmesi ve virüsü bulaştırmadan uzaklaştırılması bakımından önemlidir.
  • Vücudumuzda kenenin fark edilmesi durumunda soğukkanlılıkla en yakın sağlık kuruluşuna gidilerek kenenin çıkarılmasının sağlanması ve sağlık kuruluşundaki uzmanların önerileri doğrultusunda hareket edilmesi en doğru davranış olacaktır.
  • Yakında bir sağlık kuruluşuna erişme imkanı yoksa kenenin kişinin kendisi tarafından uzaklaştırılması gerekebilir. Bu durumda dikkat edilecek nokta,kenenin çıplak elle çıkarılmaması ve patlatılmamasıdır. Yani kenenin vücut sıvılarına çıplak elle temastan kaçınılmalıdır. Bunu takiben yine mümkün olan en kısa sürede sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
  • Vücuttan uzaklaştırılmasından önce kenenin üzerine kesinlikle hiçbir sıvı,yakıcı madde,sabun köpüğü gibi kimyasallar dökülmemelidir. Bu,kenenin tükürüğüyle virüsü vücuda verme işlemini hızlandıracaktır.
  • Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız,evcil hayvanlar üzerinde bulunan kenelere temas etmekten kaçınmalıdır. Kırsal alanda yaşayanlar sağma,tımar ve kırpma sırasında hayvanlar üzerinde bulunan keneleri elle koparıp ezme eğilimindedir. Bu keneler kesinlikle elle toplanmamalı,hayvanların ilaçlanması tercih edilmelidir.
  • Hastalığın görüldüğü bölgelerde çiftlik hayvanı veya diğer hayvanlarla çalışan,kesimhane çalışanları ve sağlık çalışanları risk altındadır. Bu bölgelere seyahat eden çiftlik hayvanı ve böceklerle temas eden kişiler de bu riske maruz kalabilir.
  • Hayvanlarla çalışan kişiler pratik koruyucu tedbir almalıdır. Deriye DEET içeren ve elbiselere permethrin içeren püskürtücü kullanılmalı,enfekte doku veya kanla deri temasını engelleyecek eldiven ve diğer koruyucu elbise giyilmelidir. Sağlık bakım çalışanlarının uygun enfeksiyon kontrol tedbirlerini alması koruyuculuk açısından önemlidir.

KKKA’e karşı inaktive,fare beyninden elde edilen aşı geliştirildi ve Doğu Avrupa’da küçük bir alanda kullanıldı. Bununla birlikte,insanlarda yaygın olarak kullanımı için güvenli ve etkin bir aşı henüz mevcut değildir.

Kene vektörleri çeşitli ve yaygın olduğundan,akaricidlerle kene kontrolü çiftlik hayvanı üretimi yapılan tesisler için gerçekçi bir seçenektir.

Gelecekte;

Ribavirin ve diğer antiviral ilaçlarla özgül tedavinin etkinliğini tayin etmek için ilave araştırma ve insan kullanımı için güvenli ve etkin aşı geliştirilmesi gereklidir.

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi,kanamalara yol açan ateşle seyreden bir enfeksiyon hastalığıdır. Birincil olarak hayvan hastalığı olmasına rağmen,insanlarda da tek tek ve salgınlar şeklinde hastalık oluşturabilmektedir. KKKA,insanlarda yüksek oranda ölümcül olan ağır bir hastalıktır.

Hastalığın Bulunduğu Yerler:

Hastalık ilk kez 1944 yılında Kırım’da tanımlandı ve “Kırım Kanamalı Ateş”adı verildi. Kongo’da 1956’da tespit edilen hastalıktan sorumlu olan etkenle,“Kırım Kanamalı Ateş”e neden olan etkenin aynı olduğu 1969’da fark edildi ve bu,hastalığın güncel adına neden oldu. Hastalık Avrupa,Asya ve Afrika’da birçok ülkede bulunmaktadır;Doğu Avrupa (eski Sovyet Birliği’nde bulunan ülkeler),Akdeniz,Kuzeybatı Çin,Orta Asya,Güney Avrupa,Ortadoğu,Hindistan ve Afrika. 2001 süresince Kosova,Arnavutluk,İran,Pakistan ve Güney Afrika’da vakalar veya salgınlar kaydedildi. Ülkemizde 2002 yılında kırsal kesimde yaşayan vatandaşlarımızda görülmeye başlandı,Ağustos 2003’te adı konuldu.

Hastalığın Bulaşması:

Ixodid (sert) keneler (özellikle Hyalomma genusuna ait olanlar),KKKA virüsü için hem depo hem de taşıyıcıdır. Çeşitli yabani ve evcil hayvanlar örneğin sığır,keçi,koyun ve tavşan virüs için konak görevi görmektedir. İnsanlara enfekte hayvanın kanına temas ile veya kenelerle bulaşmaktadır. Enfekte insandan,başka insana virüs taşıyan kan veya vücut sıvılarına temas ile de bulaşmaktadır. Hastanelerde tıbbi ekipmanların uygunsuz sterilizasyonu,enjeksiyon iğnelerinin tekrar kullanımı ve tıbbi alet ve ekipmanlara bulaşması sebebiyle de KKKA’in belgelendirilen yayılımı oluştu.

Hastalığın Belirtileri:

Hastalığın kuluçka süresi virüsün kazanılma şekline bağlı olarak değişir. Kene ısırması yoluyla oluşan infeksiyonun kuluçka süresi genellikle 1–3 gün,azami 9 gündür. Enfekte kan veya dokuya teması takiben kazanılan enfeksiyonun kuluçka süresi ise 5–6 gün,azami 13 gündür.

KKKA’in başlangıcı anidir;baş ağrısı,yüksek ateş,kas ağrıları,baş dönmesi,boyun ağrısı,sırt ağrısı,eklem ağrısı,mide ağrısı ve kusma,göz ağrısı ve fotofobi (ışığa duyarlılık) başlangıç belirtileridir. Göz aklarının ve yüzün kızarması,boğaz ağrısı ve damakta peteşi (kırmızı lekeler) de sıklıkla gözlenir. Sarılık oluşabilir ve ağır vakalarda davranış değişiklikleri ve his algılama değişiklikleriyle karşılaşmak da mümkündür. Hastalık ilerledikçe,büyük ekimoz (ciltte morarma) alanları,diş eti kanaması,hematüri (idrarda kan),melena (dışkı renginin siyaha dönmesi,üst gastrointestinal sistemden kanamanın belirtisi),şiddetli burun kanamaları ve enjeksiyon bölgesinde kanama görülür;bu durum,hastalığın dördüncü gününde başlar ve yaklaşık 2 hafta devam eder. KKKA’te ölüm oranı yaklaşık % 30’dur,bu oran % 9–50 arasında değişmekte;ölüm,hastalığın ikinci haftasında görülmektedir. İyileşen hastalarda,iyileşme hastalığın başlangıcından sonraki 9. ve 10. günde başlar. İyileşme yavaştır.

Hastalığın Tedavisi:

KKKA’in tedavisi birincil olarak destekleyici tedavidir. Sıvı dengesini ve elektrolit anormalliklerini düzeltme,oksijen desteği,hemodinamik destek ve ikincil enfeksiyonların tedavisi şeklindedir. Virüs antiviral ilaç ribavirine deneysel olarak duyarlıdır.

Sağlık Editörü

Total
0
Shares
Related Posts
Total
0
Share