En çok boyun, sırt ve bel bölgesini etkileyen omurga rahatsızlıklarına maruz kalmamak,hayatınızda yapacağınız birkaç basit değişiklikle mümkün.
Ofis koşulları, uzun saatler boyunca hareketsiz bir yaşamı da beraberinde getiriyor. Özellikle hayatımızın ayrılmaz parçası haline gelen bilgisayar karşısında saatlerce çalışmak, ilerleyen zamanlarda çeşitli rahatsızlıklar doğurabiliyor. Oysa bu koşulları biraz olsun değiştirebilmek ve daha ağrısız bir yaşam için önlem almak mümkün. Ofis çalışanlarında görülebilecek rahatsızlıkların nedenleri şunlardır:
Aynı Pozisyonda, Hareketsiz Oturmak
Sürekli aynı pozisyonda durmaktan dolayı sırt, boyun ve bel ile ilgili rahatsızlıklar meydana geliyor. Bazı kişiler, klavye kullanırken el bileklerini yukarıya doğru tutarak yazdıkları için bilek ve parmaklarla ilgili ağrılı problemler yaşayabiliyor. Bu nedenle ofiste çalışanların hem boyun hem bel hem de kollarıyla ilgili, aynı pozisyonda kalmanın verdiği sertliği ve zorluğu giderecek egzersizler yapmaları öneriliyor.
Kapalı Ofiste Güneşi Görememek
Ofis çalışanlarının pek çoğu güneşten yararlanamıyor. Ofislerin hemen hepsi ultraviyole ışını geçirmeyen camlarla kaplı oluyor. Sabahtan akşama dek bu tempoda çalışılıyor. Güneş ışını alınmadığında ise vücut D vitaminini aktif hale getiremiyor. Bu yüzden çok genç insanlarda bile D vitamini yetersizlikleri görülüyor. Oysa sadece kemikler için değil,kasların da sağlıklı çalışmaları için D vitamini seviyesinin normal olması gerekiyor. Eğer bu sağlanmazsa, kişinin yaygın ağrıları oluyor;kas güçsüzlükleri ortaya çıkıyor. Bütün bunları önlemek için, ofis çalışanlarının belirli aralıklarla,kısa da olsa güneşten yararlanmaları şart!
Eğilerek Çalışmak
Postural (duruş) olarak hep öne doğru çalışmak, normal bir duruş şekli olmadığı için sırt ağrılarına yol açıyor. Çünkü vücudun yükü,normalden daha da öne doğru getirildiği için,sırttaki kaslar daha fazla kasılıyor, bu da sırt ağrılarına neden oluyor.
Dikkat! Ağrılarınız ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. 20 yaşın üstü neredeyse herkesin kronik problemlerinden biri olan bel veya boyun ağrıları,“Mekanik bel-boyun ağrıları” olarak tanımlanıyor. Bu ağrıların, ofiste sürekli aynı pozisyonda oturarak çalışan kişilerde ve ayakta çalışan ama belli pozisyonlarda, statik olarak iş yapan kişilerde daha sık görülüyor. Ağrıların temelinde bazı ciddi hastalıklar da olabiliyor. Genel olarak bel ve boyun ağrısı şikayetiyle başvuran hastaların yakınmaları %90 oranında mekanik ağrılara bağlıdır. Diğer grupta ağrı nedenleri disk bozuklukları, bel fıtığı, disk dejenerasyonu ya da kireçlenme olabiliyor. Bunlar da mekanik ağrıları yapan tablolardır. Çok nadir olarak bu ağrıların altından kemik, omurilik, yumuşak doku tümörü ya da iltihabı ile kişinin yaşı ileri ise kemik erimesi çıkabiliyor.
Adım Adım Tedavi Uygulanıyor
Omurga rahatsızlıklarının tanı ve tedavisinde, hastanın yaşı ve ağrı tipi önemli oluyor. 20-50 yaş arasında ciddi bir darbe, yaralanma veya hastalık olmaksızın ortaya çıkan bel, boyun veya sırt ağrısına öncelikle semptomatik olarak yaklaşılıyor. Yani birkaç gün istirahat, ilaç ve fizik tedavi uygulamaları gibi tedaviler sayesinde, hasta genelde 1 hafta ila 10 gün içerisinde rahatlamaya başlıyor; ağrılar da 2-3 haftada kayboluyor. Eğer bu yakınmalar, ağrının gittikçe azalıp kaybolduğu bir seyir izliyorsa, genellikle mekanik yani altında ciddi bir problemin olmadığı ağrılar olarak ele alınıyor. Ancak istirahata, ilaca ve diğer uygulamalara rağmen ağrılar geçmiyor ve 5-6 haftalık sürelere uzuyorsa, daha ileri tanı tetkiklerine (röntgen, MR gibi) başvuruluyor. Tetkiklerin sonucuna göre de,yeni bir tedavi planı uygulanıyor.
Sigaraya Dikkat!
Yapılan çalışmalar, sigara içen kişilerde bel, boyun ve sırt ağrılarının daha sık ve daha uzun süreli olduğunu gösteriyor. Bunun nedenleri arasında sigaranın kireçlenmeye, kemikte erimeye ve disklerde kanlanma bozukluğuna neden olması gibi faktörleri gösteren uzmanlar, sigara kullanımının bırakılmasını öneriyor. Bunun yanı sıra, fazla kiloların da mekanik ağrıları artıran bir faktör olduğu biliniyor. Ayrıca yalnız ofis çalışanlarına değil, herkese ağrısız ve konforlu bir yaşam için haftada 2-3 gün yürüyüş veya benzeri egzersizler öneriliyor.
Prof. Dr. Remzi Tözün
