Su İçmeyi Sevmiyoruz, Tuza Bayılıyoruz

Böbreklerimiz vücudumuzda adeta filtre görevi görüyor. Günde yaklaşık 200 litre kan temizleyen böbrekler, protein gibi yararlı maddelerin vücutta kalmasını, üre ve kreatinin gibi zehirli atıkların ise idrar yolu ile dışarı atılmasını sağlıyor.

Böbreklerimiz vücudumuzda adeta filtre görevi görüyor. Günde yaklaşık 200 litre kan temizleyen böbrekler,protein gibi yararlı maddelerin vücutta kalmasını,üre ve kreatinin gibi zehirli atıkların ise idrar yolu ile dışarı atılmasını sağlıyor. Böylece vücuttaki mineral dengesi kurulmuş oluyor. Böbrekler sağlıklı bir vücudun olmazsa olmazlarından. Öyle ki az çalışması vücuttaki tüm dengeleri alt üst ederken,çalışmaması hayatın sona ermesine neden oluyor.

Böbrek sağlığına dikkat çekmek için 2005 yılından itibaren her yıl Mart ayının ikinci Perşembe günü “Dünya Böbrek Günü” olarak anılır. Son dönemde hızla artan böbrek yetmezliği hastalarında en iyi tedavi yöntemi böbrek naklidir. Böbrek sağlığını korumak içinse pek çok konuya dikkat edilmesi gerekir.Günlük alışkanlıklarımızın arasında yer alan az su içmek ve fazla tuz tüketmek ise böbrekleri tahmin edilenden çok daha fazla yorar. Türkiye’de böbrek yetmezliğinin çok sık görülmesinin en önemli nedenlerinin başında suyu sevmeyip,tuza bayılmamız gelir.

Az Su İçenlerin Böbreklerinde İşlev Bozukluğu Oluşuyor
Böbreklerin içinde çok sayıda kılcal damar yumağı var. Kalp kanı pompaladıktan sonra her atımda yüzde 20-25 kan böbreklerimize geliyor ve bu incecik damarlardan süzülüyor,protein gibi yararlı maddeler tutuluyor,üre,kreatinin gibi zehirli atık maddeler ayrıştırılıyor,temizlenen kan sisteme geri dönüyor,atık maddeler ise vücuttaki su fazlası ile idrar haline getirilip vücuttan atılıyor. Eğer her gün vücuda yeterli miktarda su girişi olmazsa böbrekler zehirli maddelerin atılımını gerçekleştiremiyor. Yeterli su tüketmeyen herkesin böbreğinde hayatının bir bölümünde mutlaka işlev bozukluğu gelişiyor.

Fazla Tuz Böbrekleri Yoruyor
Vücudumuzun günlük tuz ihtiyacı ortalama 5-6 gram. Bunun yaklaşık 2 gramı yemeklere hiç tuz konulmasa bile gün içerisinde yenilen sebze ve meyvelerden alınıyor. Eğer yenilen yemeklerde kısıtlama yapılmazsa yiyeceklerdeki yüksek tuz vücuda alınıyor. Bunların yanı sıra içeriğinde fazla miktarda tuz bulunan peynir,turşu ve salça gibi yiyecekler de fazladan tuz alımına neden oluyor. Bazı durumlarda kişilerin tuz alımı 20-25 gramı bulabiliyor. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği’nin araştırmasına göre Türk halkı günde yaklaşık 18 gram tuz tüketiyor. Tuz tüketiminin böbrek fonksiyonları üzerinde doğrudan etkisi var,fazla tuz tüketildiği zaman böbrek içindeki kılcal damar dolaşım sisteminde kan basıncı yükseliyor. Bu yüksek kan basıncı devamlı hal alırsa küçük kılcal damarların yırtılarak harap olmasına neden oluyor,ayrıca idrardan protein kaçırmaya yol açıyor.

Ne Kadar Su ve Tuz Tüketmeliyiz?
Böbreklerin ve tüm vücudun sağlığı için günde ne kadar su içilmesi gerektiği üzerinde tartışılan bir konu. Halkımız su içmeyi sevmiyor,günlük su tüketimi böbrekleri sıkıntıya sokacak kadar az,tuz tüketimi ise gereğinden çok fazla oluyor.

  • Sağlıklı bir insanda vücut ağırlığının yüzde 60’ı sudur. Dolayısıyla vücut ağırlığına göre su tüketin.
  • Normal kiloda erişkin bir kadın günde 1,5-2 litre,erkekler ise günde 2-2,5 litre su içmeli.
  • Çay,meyve suyu ve soda gibi içecekleri günlük tüketimin dışında tutun.
  • Çok terliyorsanız içtiğiniz su miktarını artırın.
  • Çok su içmek de az su içmek kadar zararlı. Günde 4-5 litre su içtiğinizde böbreğinizin idrarı konsantre etme yeteneği zorlanıyor. Bu da vücutta sodyum oranını azaltıyor. Düşük sodyum oranları da beyin fonksiyonlarının bozulmasına yol açıp hayatı tehdit ediyor.
  • Yemek masasında kesinlikle tuz bulundurmayın.
  • Yemek pişirirken tuz oranını mümkün olduğu kadar az tutun.

Doç. Dr. Ülkem Çakır

Total
0
Shares
Related Posts

Astigmatizm

Toplumda astigmatizm çok yaygındır. İnsanların yaklaşık 42% sinde 0,5 derece ve üzerinde astigmatim vardır.

İklim Değişiklikleri Astımı Tetikliyor

Dünyada iklim değişiklikleri ve değişen yaşam koşullan ile her geçen gün astım görülme sıklığı artıyor. Türkiye'de yaklaşık 5 milyon astım hastası bulunurken, dünyada ise yaklaşık 300 milyon astım hastasının olduğu tahmin ediliyor.
Total
0
Share